Kayıtlar

ehli etiketine sahip yayınlar gösteriliyor

Vesen, Sanem, Beyne'l Havf Ve'r Reca, Ehl-i Kıble "Bilgimizi Tazeliyelim"

Resim
Vesen´e ve Sanem´e Tapmak 229 Önce "Vesen ve Sanem" kelimeleri üzerinde duralım. İbn-i Abidin: "Vesen; cüssesi olan, yani insan sûretinde ağaçtan, taştan veya gümüşten, cevherden oyulan heykellerdir. Cem'i "Evsan" gelir. Sanem ise cüssesiz sûrettir. Lugat ulemasından birçokları, aralarında böyle fark yapmışlardır. Bazıları aralarında fark olmadığını söylemiş; bir takımları da sûretten (resimden) başkasına "Vesen" denileceğini bildirmişlerdir. Binâye'de böyle denilmiştir"(204) buyurmaktadır. Dikkat edilirse Zâhir rivâye; insan heykellerine (neden yapılırsa yapılsın) "Vesen" resimlerine de "Sanem" denilmiştir. Bu iki kelime (Vesen ve Sanem) Türçe'de ortak bir lafız ile ifâde edilmiştir: Put!.. Ancak "Put" kelimesinin Farsça olduğu ve bu iki mahiyeti kuşatmadığı da açıktır. Şurası muhakkaktır ki; Allahû Teâla (cc)'dan başkasına ibadet etmek küfürdür. İslâm ulemâsı Vesen'e (heykele) Sanem'e (resim...

Mazlumun Bedduası

Resim
Sana bir dava getirilip arz edildiği zaman nasıl ve neye göre hüküm verirsin? İslam âlimleri, ictihad etme ehliyeti olanın ictihad etmesinin lazım olduğunu şu meşhur hadis-i şeriften çıkarmışlardır: Peygamber Efendimiz, bir gün sabah namazını kıldırdıktan sonra cemaate yüzünü döndürüp “Hanginiz Yemen’e hazırlanıp gider?” diye sordu. Muaz bin Cebel hazretleri kalkıp “Ben giderim ya Resulallah!” dedi. Peygamberimiz “Ey Muaz! Bu vazife, senindir!” buyurdu.  Muaz bin Cebel, Kadılık, Hakimlik yapacak, halka İslamiyeti, Kur’an okumayı öğretecek, Yemen ülkesinde tahsil edilen zekat ve sadakaları da vazifelilerinden teslim alacaktı.  Peygamber Efendimiz, Muaz bi Cebel hazretlerini bu vazifelerle Yemen’e gönderirken “Sana bir dava getirilip arz edildiği zaman nasıl ve neye göre hüküm verirsin?” diye sordu.  Muaz bin Cebel “Allahın Kitabındaki hükümlere göre hüküm veririm!” dedi.Peygamberimiz “Eğer Allahın Kitabında dayanacağın açık bir hüküm olmazsa? Neye göre hüküm verirsin? diye...

Bunlar Müslümanı imanından eder.

Resim
  İ manı koruman ı n yollar ı   Haram olan bakışa; “Güzel kadınlara bakmak veya onlarla tokalaşmak sevaptır.” demek, insanı imanından eder. “Çalışmak namaz kılmaktan önce gelir veya daha önemlidir.” ya da “Çalışmak için namaz kılmamak haram değildir” gibi sözler, insanı imanından eder. Kişinin eşine veya sevdiği herhangi birine; “Ben Allâh’a tapdığım gibi sana tapıyorum” ya da “seni Allâh’tan çok seviyorum” demesi onu imanından eder. “Zalim kader”, “Kader utansın”, “bu kadar keder de adaletsizliktir”, “bu sefer kader yolunu şaşırdı” ya da “Allâh benden başka keder gönderecek kimse bulmuyor” gibi kadere itiraz ve tepki içeren sözleri -öfke halinde bile olsa- söylemek, insanı imanından eder. Birilerine “Allâh’ın oğlu musun?” veya “Allâh’ın oğlu bile olsan”, “Allâh bile seni kurtaramaz”, “Allah bile beni vazgeçiremez” ya da “Allâh bile inse şunu yapmam” gibi sözler söylemek, insanı imanından eder. Kâfir olarak can vermiş biri hakkında “Allâh rahmet etsin; Allâh ondan razı olsun v...
WhatsApp Logo WhatsApp
İletişim
Vedat Bilik