Kayıtlar

tevekkul etiketine sahip yayınlar gösteriliyor

Bütün günahlardan; kötülüklerden kalbini temiz tut (54 Farz)

Resim
54 Farz  Selam ı n Aleyk ü m Karde ş lerim. Daha  ö nce de bu yaz ı y ı  payla ş t ı m. Tekrar etmemin sebebi g ü nl ü k hayat ı m ı zda, aile i ç inde, i ş  yerinde dahas ı  internet ortam ı nda a ş a ğ ı da yazan 54 FARZI unutup sorumsuzca hareket etmekteyiz. Bu fakir de sizden daha iyi durumda de ğ il. Hi ç  de ğ ilse g ü nde bir kere bu yaz ı lan ı  g ö zden ge ç irip kendimize  ç eki d ü zen verelim. Bu gidi ş at  İ MAN yolu  de ğ il , HAK yolu de ğ il. Bir an  ö nce toparlanal ı m ALLAH (Celle Celal ü hu ) HEP İM İZ İN  yar ve yard ı mc ı s ı  olsun, in ş aAllahu rahman.   Hz. Muhammed (sallallahu aleyhi ve sellem): Yaşadığınız gibi öleceksiniz, öldüğünüz gibi dirileceksiniz ! 1- Allah'ı daima zikretmek  2- Helal kazanılmış elbise giymek  3- Abdest almak  4- Be ş vakit namaz kılmak  5- Cünüplükten gusletmek  6- Rızk için Allah'a tevekkül (itimad) etmek  7- Helalden yi...

Marangoz | Yaşanmış Bir Öykü

Resim
“Allah kerim!” dedi Marangoz, başka da bir şey söylemedi. YILLARIN marangozuydu. Saçlarını o küçük atölyesinde ağartmıştı. Eskisi kadar işi yoktu artık. Fabrika mamulü eşyalar piyasayı istila etmişti. El işi özel imalat meraklıları dışında kimse gelmiyordu dükkânına. Hani neredeyse birer sanat eseri olan masalar, sehpalar, kitaplıklar yapar, geçimini bununla sağlardı. En iyi tahtaları kullanır, görülmedik bir . özenle çalışı rdı. Tahta mı gerekiyor, keresteciye mutlaka kendisi gider; ceviz, gürgen, çam cinsinden en iyi tahtaları bizzat seçip alırdı. Üzerlerinden en az bir yıl geçmedikçe bu tahtaları asla kullanmaz, kurumalarını beklerdi. Bu yüzden de yaptığı eserlerinde en küçük bir ayrılma, eğilme, bükülme olmazdı. İmal ederken pek az çivi kullanırdı, “Demir çivi eşyanın ömrünü kısaltır” derdi. İşinde gayet titizdi. Az konuşur, sorulan sorulara kısa cevaplar verir, ücret konusunda hiç pazarlık etmezdi. Tanıyanlar bilirlerdi bu huyunu, tanımayan müşteri gelir de fiyata itiraz ederse, s...

İSTANBULİYE'NİN (İSTANBULLU KIZIN) ÖYKÜSÜ

Resim
LİBYA ÇÖLLERİNDE ANLATILAN İSTANBULİYE'NİN (İSTANBULLU KIZIN) ÖYKÜSÜ  Uzaklık kavramı ile nerdeyse eşdeğer olarak kullanılan “Fizan” bir hayal ülkesi olmaktan ziyade Trablusgarp Eyaleti’nin en güney noktasında, ulaşılması güç çöllerle kaplı bir bölge olarak karşımıza çıkmaktadır. 1900'lerin başlarında bir Osmanlı subayı olarak bölgede görevli bulunan Camii Bey hatıralarını anlattığı kitabında (So n Osmanlı Afrikasında Hayat) Sahra’nın derinliklerine doğru yaptığı ve haftalarca süren yolculuklarda çöl hayatı ve çöl insanları hakkında gözlemlerde bulunur, ilgi çekici onlarca gerçek olaydan bahseder. Bunlardan biri de Bedeviler tarafından bu uzun çöl yolculukları sırasında dilden dile aktararak anlatıkları İstanbullu bir kızın hikayesidir. Rivayet odur ki, Fizan’a gitmekte olan bir Osmanlı Mektupçusunun kızı, Hammade mevkiindeki son gece yürüyüşünde kafileden kaybolur. Çölde ilerlerken devesinin yolunu değiştirmiş olduğu sabah anlaşılınca zavallı annesi feryada başlar.  Zira çöld...
WhatsApp Logo WhatsApp
İletişim
Vedat Bilik